Mearic Suresi
 



AYET NO

MEAL

1 (1-3) Soran birisi, yükselme yollarının sahibi Allah tarafından kâfirlere kesinlikle inecek olan ve hiç kimsenin uzaklaştıramayacağı azabı sordu. Facebook'ta Paylaş
2 (1-3) Soran birisi, yükselme yollarının sahibi Allah tarafından kâfirlere kesinlikle inecek olan ve hiç kimsenin uzaklaştıramayacağı azabı sordu. Facebook'ta Paylaş
3 (1-3) Soran birisi, yükselme yollarının sahibi Allah tarafından kâfirlere kesinlikle inecek olan ve hiç kimsenin uzaklaştıramayacağı azabı sordu. Facebook'ta Paylaş
4 Melekler ve Ruh (Cebrail) ona süresi elli bin yıl olan bir günde yükselir. Facebook'ta Paylaş
5 (Ey Muhammed!) Sen güzel bir şekilde sabret. Facebook'ta Paylaş
6 Şüphesiz onlar o azabı uzak görüyorlar. Facebook'ta Paylaş
7 Biz ise onu yakın görüyoruz. Facebook'ta Paylaş
8 (8-9) Göğün, erimiş maden gibi ve dağların atılmış renkli yün gibi olacağı günü hatırla. Facebook'ta Paylaş
9 (8-9) Göğün, erimiş maden gibi ve dağların atılmış renkli yün gibi olacağı günü hatırla. Facebook'ta Paylaş
10 (O gün) hiçbir samimi dost, dostunu sormaz. Facebook'ta Paylaş
11 (11-14) Birbirlerine gösterilirler. Günahkâr kimse ister ki, o günün azabından kurtulmak için oğullarını, karısını, kardeşini, kendisini koruyup barındıran tüm ailesini ve yeryüzünde bulunanların hepsini fidye olarak versin de, kendisini kurtarsın. Facebook'ta Paylaş
12 (11-14) Birbirlerine gösterilirler. Günahkâr kimse ister ki, o günün azabından kurtulmak için oğullarını, karısını, kardeşini, kendisini koruyup barındıran tüm ailesini ve yeryüzünde bulunanların hepsini fidye olarak versin de, kendisini kurtarsın. Facebook'ta Paylaş
13 (11-14) Birbirlerine gösterilirler. Günahkâr kimse ister ki, o günün azabından kurtulmak için oğullarını, karısını, kardeşini, kendisini koruyup barındıran tüm ailesini ve yeryüzünde bulunanların hepsini fidye olarak versin de, kendisini kurtarsın. Facebook'ta Paylaş
14 (11-14) Birbirlerine gösterilirler. Günahkâr kimse ister ki, o günün azabından kurtulmak için oğullarını, karısını, kardeşini, kendisini koruyup barındıran tüm ailesini ve yeryüzünde bulunanların hepsini fidye olarak versin de, kendisini kurtarsın. Facebook'ta Paylaş
15 (15-16) Hayır (ne mümkün)! Şüphesiz cehennem, derileri kavurup çıkaran alevli ateştir. Facebook'ta Paylaş
16 (15-16) Hayır (ne mümkün)! Şüphesiz cehennem, derileri kavurup çıkaran alevli ateştir. Facebook'ta Paylaş
17 (17-18) O, (hakka) arka döneni ve (imandan) yüz çevireni; servet toplayıp yığanı kendine çağırır. Facebook'ta Paylaş
18 (17-18) O, (hakka) arka döneni ve (imandan) yüz çevireni; servet toplayıp yığanı kendine çağırır. Facebook'ta Paylaş
19 Şüphesiz insan çok hırslı ve sabırsız olarak yaratılmıştır. Facebook'ta Paylaş
20 Kendisine kötülük dokunduğu zaman sızlanır. Facebook'ta Paylaş
21 Ona bir hayır dokunduğunda da eli sıkıdır. Facebook'ta Paylaş
22 Ancak, namaz kılanlar başka. Facebook'ta Paylaş
23 Onlar, namazlarına devam eden kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
24 (24-25) Onlar, mallarında; isteyenler ve (isteyemeyip) mahrum kalanlar için belli bir hak bulunan kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
25 (24-25) Onlar, mallarında; isteyenler ve (isteyemeyip) mahrum kalanlar için belli bir hak bulunan kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
26 Onlar, ceza gününü tasdik eden kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
27 Onlar, Rablerinin azabından korkan kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
28 Çünkü, Rablerinin azabından emin olunamaz. Facebook'ta Paylaş
29 Onlar, mahrem yerlerini koruyan kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
30 Ancak eşleri, yahut sahip oldukları cariyeleri başka. Çünkü onlar (eşleri ve cariyeleri ile olan ilişkileri konusunda) kınanmazlar. Facebook'ta Paylaş
31 Kim bunun ötesini isterse, işte onlar sınırı aşan kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
32 Onlar, emanetlerini ve verdikleri sözü gözeten kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
33 Onlar, şahitliklerini dosdoğru yapan kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
34 Onlar, namazlarını titizlikle koruyan kimselerdir. Facebook'ta Paylaş
35 İşte onlar cennetlerde ikram göreceklerdir. Facebook'ta Paylaş
36 (36-37) Şimdi, inkâr edenlere ne oluyor ki, boyunlarını uzatarak (alay etmek için) sağdan soldan gruplar hâlinde sana doğru koşuyorlar? Facebook'ta Paylaş
37 (36-37) Şimdi, inkâr edenlere ne oluyor ki, boyunlarını uzatarak (alay etmek için) sağdan soldan gruplar hâlinde sana doğru koşuyorlar? Facebook'ta Paylaş
38 Onlardan her biri Naîm cennetine sokulacağını mı umuyor? Facebook'ta Paylaş
39 Hayır (ne mümkün)! Şüphesiz biz onları kendilerinin de bildikleri şeyden (meniden) yarattık. Facebook'ta Paylaş
40 (40-41) Doğuların ve Batıların Rabbine yemin ederim ki, şüphesiz onların yerine daha iyilerini getirmeye bizim gücümüz yeter. Bizim önümüze geçilemez. Facebook'ta Paylaş
41 (40-41) Doğuların ve Batıların Rabbine yemin ederim ki, şüphesiz onların yerine daha iyilerini getirmeye bizim gücümüz yeter. Bizim önümüze geçilemez. Facebook'ta Paylaş
42 Sen onları bırak, uyarıldıkları günlerine kavuşuncaya kadar batıl inançlarına dalsınlar ve oynasınlar. Facebook'ta Paylaş
43 (43-44) Dikili putlara akın akın gidercesine, gözleri inmiş, kendilerini zillet kaplamış bir hâlde mezarlarından süratle çıkacakları o günü hatırla! İşte o, uyarıldıkları gündür. Facebook'ta Paylaş
44 (43-44) Dikili putlara akın akın gidercesine, gözleri inmiş, kendilerini zillet kaplamış bir hâlde mezarlarından süratle çıkacakları o günü hatırla! İşte o, uyarıldıkları gündür. Facebook'ta Paylaş