Nuh Suresi
 



AYET NO

MEAL

1 Şüphesiz biz Nûh’u, kavmine, “Kendilerine elem dolu bir azap gelmeden önce kavmini uyar” diye peygamber olarak gönderdik. Facebook'ta Paylaş
2 Nûh, şöyle dedi: “Ey kavmim! Şüphesiz, ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım.” Facebook'ta Paylaş
3 (3-4) “Allah’a ibadet edin. O’na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin ki sizin günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vakte kadar ertelesin. Şüphesiz, Allah’ın belirlediği vakit gelince ertelenmez. Keşke bilseydiniz.” Facebook'ta Paylaş
4 (3-4) “Allah’a ibadet edin. O’na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin ki sizin günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vakte kadar ertelesin. Şüphesiz, Allah’ın belirlediği vakit gelince ertelenmez. Keşke bilseydiniz.” Facebook'ta Paylaş
5 Nûh, şöyle dedi: “Ey Rabbim! Gerçekten ben kavmimi gece gündüz (imana) davet ettim.” Facebook'ta Paylaş
6 Fakat benim davetim ancak onların kaçışını artırdı.” Facebook'ta Paylaş
7 “Kuşkusuz sen onları bağışlayasın diye kendilerini her davet edişimde parmaklarını kulaklarına tıkadılar, elbiselerine büründüler, inanmamakta direndiler ve büyük bir kibir gösterdiler.” Facebook'ta Paylaş
8 “Sonra ben onları açık açık davet ettim.” Facebook'ta Paylaş
9 “Sonra, onlarla hem açıktan açığa, hem de gizli gizli konuştum.” Facebook'ta Paylaş
10 “Dedim ki: ‘Rabbinizden bağışlama dileyin; çünkü O, çok bağışlayıcıdır.’ Facebook'ta Paylaş
11 ‘(Bağışlama dileyin ki,) üzerinize gökten bol bol yağmur indirsin.’ Facebook'ta Paylaş
12 ‘Sizi mallarla, oğullarla desteklesin ve sizin için bahçeler var etsin, sizin için ırmaklar var etsin.’ Facebook'ta Paylaş
13 ‘Size ne oluyor da Allah için bir vakar (saygınlık, büyüklük) ummuyorsunuz?’ Facebook'ta Paylaş
14 ‘Hâlbuki, O, sizi evrelerden geçirerek yaratmıştır.’ Facebook'ta Paylaş
15 ‘Görmediniz mi, Allah yedi göğü tabaka tabaka nasıl yaratmıştır?’ Facebook'ta Paylaş
16 ‘Onların içinde nasıl ayı, bir ışık, güneşi de bir kandil yapmıştır?’ Facebook'ta Paylaş
17 ‘Allah, sizi (babanız Âdem’i) yerden (bitki bitirir gibi) bitirdi (yarattı.)’ Facebook'ta Paylaş
18 ‘Sonra sizi yine oraya döndürecek ve kesinlikle sizi (yeniden) çıkaracaktır.’ Facebook'ta Paylaş
19 (19-20) ‘Allah, yeryüzünü sizin için bir sergi yapmıştır ki, oradaki geniş yollarda yürüyesiniz.” Facebook'ta Paylaş
20 (19-20) ‘Allah, yeryüzünü sizin için bir sergi yapmıştır ki, oradaki geniş yollarda yürüyesiniz.” Facebook'ta Paylaş
21 Nûh, dedi ki: “Rabbim! Gerçekten onlar bana karşı geldiler, malı ve çocuğu ancak kendi hüsranını artıran kimselere uydular.” Facebook'ta Paylaş
22 “Bunlar da, çok büyük bir tuzak kurdular.” Facebook'ta Paylaş
23 “Şöyle dediler: ‘Sakın ilâhlarınızı bırakmayın. Hele hele Vedd’i, Süvâ’ı, Yeğûs’u, Ye’ûk’u ve Nesr’i hiç bırakmayın.” Facebook'ta Paylaş
24 “Onlar gerçekten birçoklarını saptırdılar. (Rabbim!) Sen de bu zalimlerin sadece sapıklıklarını artır.” Facebook'ta Paylaş
25 Hataları (küfür ve isyanları) yüzünden suda boğuldular ve cehenneme sokuldular da kendileri için Allah’tan başka yardımcılar bulamadılar. Facebook'ta Paylaş
26 Nûh, şöyle dedi: “Ey Rabbim! Kâfirlerden hiç kimseyi yeryüzünde bırakma!” Facebook'ta Paylaş
27 “Çünkü sen onları bırakırsan, kullarını saptırırlar; sadece ahlâksız ve kâfir kimseler yetiştirirler.” Facebook'ta Paylaş
28 “Rabbim! Beni, ana babamı, iman etmiş olarak evime girenleri, iman eden erkekleri ve iman eden kadınları bağışla. Zalimlerin de ancak helâkini arttır.” Facebook'ta Paylaş