إِنَّ فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ لَآيَاتٍ لِلْمُؤْمِنِينَ |
ARAPÇA LATİN |
İnne fîs semâvâti vel ardı le âyâtin lil mû’minîn(mû’minîne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Şüphesiz, göklerde ve yerde, inananlar için (Allah’ın varlığını ve birliğini gösteren) nice deliller vardır. |
|
DİYANET VAKFI |
Şüphesiz göklerde ve yerde inananlar için birçok âyetler vardır. |
|
ELMALILI SADE |
Muhakkak göklerde ve yerde mü´minler için ayetler vardır. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Şüphe yok ki, göklerde ve yerde mü´minler için elbette ibretler vardır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Göklerde ve yerde müminler için nice dersler vardır. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Şüphe yok ki göklerde ve yeryüzünde deliller var elbet inananlara. |
|
İBN-İ KESİR |
Muhakkak ki göklerde ve yerde mü´minler için ayetler vardır. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Şüphesiz, mü´minler için göklerde ve yerde ayetler vardır. |
|
BEKİR SADAK |
Goklerde ve yerde inananlara nice dersler vardir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Şüphesiz ki, göklerde ve yerde imân edenler için açık belgeler, isbatlayıcı deliller vardır. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Şübhe yok ki göklerde ve yerde mü´minler için kat´î âyetler (delâletler, ibretler) vardır. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Muhakkak ki göklerde ve yerde müminler için (Allah’ın birliğine, kudret ve azametine delâlet eden) alâmetler var. |
|
ALİ BULAÇ |
Şüphesiz, mü´minler için göklerde ve yerde ayetler vardır. |
|