لَئِنْ أُخْرِجُوا لَا يَخْرُجُونَ مَعَهُمْ وَلَئِنْ قُوتِلُوا لَا يَنْصُرُونَهُمْ وَلَئِنْ نَصَرُوهُمْ لَيُوَلُّنَّ الْأَدْبَارَ ثُمَّ لَا يُنْصَرُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Le in uhricû lâ yahrucûne me’ahum ve le in kûtılû lâ yensurûnehum ve le in nesarûhum le yuvellunnel edbâr(edbâre), summe lâ yunsarûn(yunsarûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Andolsun, eğer (kardeşleri Medine’den) çıkarılırsa, onlarla beraber çıkmazlar. Kendilerine karşı savaşılırsa, onlara yardım etmezler. Yardım edecek olsalar bile andolsun mutlaka arkalarını dönüp kaçarlar, sonra kendilerine de yardım edilmez. |
|
DİYANET VAKFI |
Andolsun, eğer onlar çıkarılsalar, onlarla beraber çıkmazlar; savaşa tutuşmuş olsalar, onlara yardım etmezler; yardım etseler bile arkalarını dönüp kaçarlar, sonra kendilerine de yardım edilmez. |
|
ELMALILI SADE |
Andolsun ki eğer çıkarılırsalar, onlarla birlikte çıkmazlar, eğer onlara savaş açılırsa onlara yardım etmezler; yardım edecek olsalar bile mutlaka arkalarını döner (kaçarlar). Sonra da kurtarılmazlar. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Andolsun ki eğer çıkarılmış olsalar, onlar ile beraber çıkmazlar ve eğer katlolunacak olsalar onlara yardım etmezler ve şâyet onlara yardım etmiş olsalar elbette arkalarına dönüverirler, sonra yardım olunmazlar. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Andolsun eğer onlar, çıkarılsalar, onlarla beraber çıkmazlar; eğer onlarla savaşılsa onlara yardım etmezler, yardım etseler bile arkalarına dönüp kaçarlar, sonra kendilerine de yardım edilmez. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve andolsun ki çıkarılırlarsa yurtlarından onlarla berâber çıkmazlar ve andolsun ki savaşılırsa onlarla, yardım etmezler onlara ve andolsun ki yardım etseler bile artlarını dönüp kaçarlar mutlaka, sonra da onlara hiçbir kimse yardım etmez. |
|
İBN-İ KESİR |
Andolsun ki; eğer onlar çıkarılsalar; onlarla beraber çıkmazlar. Eğer onlara savaş açılırsa; yardım etmezler. Yardıma gitseler bile; mutlaka gerisin geri dönerler. Sonra da kendileri yardım görmezler. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Andolsun, onlar sürülüp çıkarılacak olurlarsa, kendileri onlarla birlikte çıkmazlar. Onlara karşı savaşılırsa da kendilerine yardımda bulunmazlar; yardım etseler bile (arkalarına) dönüp kaçarlar. Sonra kendilerine yardım edilmez. |
|
BEKİR SADAK |
Onlar cikarilmis olsalar, and olsun ki, onlarla beraber cikmazlar; savasa tutusmus olsalar, and olsun ki, onlara yardima kosmazlar; onlara yardima gitseler, mutlaka geri donup kacarlar, sonra yardim da gormezler. |
|
CELAL YILDIRIM |
Eğer (o küfre sapan kitap ehli, yurtlarından) çıkarılsa, and olsun ki münafıklar onlarla beraber çıkmazlar ve eğer onlarla savaşılırsa, yardım etmezler. Yardıma gitseler bile dönüp kaçarlar; sonra yardım da görmezler. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Andolsun ki onlar çıkarılacak olurlarsa (bu münafıklar) onlarla beraber çıkmazlar. Eğer onlar muhaarebeye tutulurlarsa bunlar onlara yardım da etmezler. (Bilfarz) onlara yardım etseler bile, andolsun ki, mutlakaa arkalarına dönerler. Sonra da kendileri yardım (a mazhar) edilmezler. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Yemin olsun ki (Medine’deki Yahudî Benî Kurayze kabilesi) eğer çıkarılırsa, (münafıklar) onlarla beraber çıkmazlar; ve eğer onlara savaş açılırsa, onlara yardım etmezler. Bilfarz onlara yardım edecek olsalar, (bozguna uğrayarak) arkalarına dönerler. Sonra (Allah onları helâk eder de artık) kurtarılmazlar. |
|
ALİ BULAÇ |
Andolsun, (yurtlarından) çıkarılacak olurlarsa onlarla birlikte çıkmazlar. Onlara karşı savaşılırsa da, kendilerine yardımda bulunmazlar; yardım etseler bile (arkalarına) dönüp-kaçarlar. Sonra kendilerine yardım edilmez. |
|