إِنَّا سَنُلْقِي عَلَيْكَ قَوْلًا ثَقِيلًا |
ARAPÇA LATİN |
İnnâ se nulkî aleyke kavlen sekîlâ(sekîlen). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Şüphesiz biz sana (sorumluluğu) ağır bir söz vahyedeceğiz. |
|
DİYANET VAKFI |
Doğrusu biz sana (taşıması) ağır bir söz vahyedeceğiz. |
|
ELMALILI SADE |
Çünkü Biz sana ağır bir söz vahyedeceğiz; |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Şüphe yok ki Biz sana ağır bir kelâm vahyedeceğiz. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Çünkü biz sana sorumluluğu ağır bir söz indireceğiz. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Gerçekten de sana ağır bir şey vahyedeceğiz. |
|
İBN-İ KESİR |
Muhakkak ki Biz; sana, ağır bir söz vahyedeceğiz. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Gerçek şu ki, biz senin üzerine ´oldukça ağır´ bir söz (vahy) bırakacağız. |
|
BEKİR SADAK |
Dogrusu Biz, sana, tasimasi agir bir soz vahyedecegiz. |
|
CELAL YILDIRIM |
Şüphesiz ki biz, sana (kaldırılması) ağır bir söz vahyedeceğiz. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Hakıykat biz sana ağır bir söz vahyediyoruz. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Çünkü biz, sana, (sorumluluğu) ağır bir söz (Kur’an) vahy edeceğiz. |
|
ALİ BULAÇ |
Gerçek şu ki, biz senin üzerine ´oldukça ağır´ bir söz (vahy) bırakacağız. |
|