هُدًى وَبُشْرَىٰ لِلْمُؤْمِنِينَ |
ARAPÇA LATİN |
Huden ve buşrâ lil mu’minîn(mu’minîne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
(2-3) Kur’an, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve ahirete de kesin olarak inanan mü’minler için bir hidayet rehberi ve bir müjdedir. |
|
DİYANET VAKFI |
(2-3) Namazı kılan, zekâtı veren ve ahirete de kesin olarak iman eden müminler için bir hidayet rehberi ve bir müjdedir. |
|
ELMALILI SADE |
birer hidayet ve müjde olmak üzere o mü´minlere |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Mü´minler için bir hidâyettir ve bir müjdedir. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Bu ayetler mü´minler için doğru yol kılavuzu ve müjde içeriklidirler. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Doğru yolu gösterir ve müjdedir inananlara. |
|
İBN-İ KESİR |
Mü´minlere doğruluk rehberi ve müjdedir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Mü´minler için bir hidayet ve bir müjdedir. |
|
BEKİR SADAK |
(2-3) Bunlar, namaz kilan, zekat veren ve ahirete de kesin olarak inanan muminlere dogruluk rehberi ve mujdedir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Mü´minler için doğru yol ve müjdedir. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Mü´minler için birer hidâyet ve müjdedir (onlar). |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Onlar, müminlere birer hidayet, (sapıklıktan kurtuluş) ve (cenneti) müjdedir. |
|
ALİ BULAÇ |
Mü´minler için bir hidayet ve bir müjdedir. |
|