فَلَمَّا جَاءَهَا نُودِيَ أَنْ بُورِكَ مَنْ فِي النَّارِ وَمَنْ حَوْلَهَا وَسُبْحَانَ اللَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ |
ARAPÇA LATİN |
Fe lemmâ câehâ nûdiye en bûrike men fîn nâri ve men havlehâ, ve subhânallâhi rabbil âlemîn(âlemîne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
(Mûsâ) Ateşe varınca ona şöyle seslenildi: “Ateşin başındaki de çevresindekiler de kutlu olsun! Âlemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden uzaktır.” |
|
DİYANET VAKFI |
Oraya geldiğinde şöyle seslenildi: Ateşin bulunduğu yerdeki ve çevresindekiler mübarek kılınmıştır! Âlemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden münezzehtir! |
|
ELMALILI SADE |
Ona vardığında şöyle seslenildi: «Haberin olsun, bu ateşteki kimse ve bunun çevresindekiler mübarek kılınmıştır; münezzehtir o alemlerin Rabbi Allah. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Vaktâ ki oraya vardı, kendisine nidâ olundu ki: «Bu ateşte olan da ve bunun etrafında bulunan da mübarek kılınmıştır ve âlemlerin Rabbi olan Allah Teâlâ münezzehtir.» |
|
FİZİLALİL KURAN |
Musa, ateş gördüğü yere geldiğinde şöyle bir ses duydu: Gerek ateşin yanındakiler ve gerekse çevresinde bulunanlar kutsanmıştır. Tüm varlıkların Rabb´ı olan Allah her türlü noksanlıklardan münezzehtir. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Oraya gelince nidâ edildi: Ateşteki melekler de gerçekten kutlanmıştır, çevresindeki Mûsâ da ve münezzehtir noksan sıfatlardan âlemlerin Rabbi Allah. |
|
İBN-İ KESİR |
Oraya geldiği vakit, kendisine şöyle seslenildi: Ateşin yanında olan ve çevresinde bulunanlar mübarek kılınmıştır. Alemlerin Rabbı olan Allah, münezzehtir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Oraya gittiğinde, kendisine seslenildi: «Ateş (yerin)de olanlar da, çevresinde bulunanlar da kutlu kılınmıştır. Alemlerin Rabbi olan Allah yücedir. |
|
BEKİR SADAK |
Oraya geldiginde, kendisine soyle nida olunmustu: «Atesin yaninda olan ve cevresinde bulunanlar mubarek kilinmistir. Alemlerin Rabbi olan Allah munezzehtir» |
|
CELAL YILDIRIM |
Ne vakit ki o ateşe vardı, kendisine (şöyle) seslenildi: «Ateşin önündeki kimse ve çevresindekiler mubarek kılınmıştır. Âlemlerin Rabbı Allah (her türlü noksanlıktan, eş ve ortaktan) paktır, yücedir, münezzehtir. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Vaktâkî oraya gitdi, kendisine (şöyle) nida olundu: «Ateş (mahallin) de bulunana da, çevresinde olan kimselere de muhakkak (feyz ve) bereket verildi. Aalemlerin Rabbi olan Allah münezzehdir». |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Vakta ki, o ateşe vardı, şöyle nida olundu: “- Ateş yerinde olan Mûsa’ya ve etrafında bulunan meleklere bereket verildi. Âlemlerin Rabbi olan Allah (bütün noksanlıklardan ve ihtiyaçtan) münezzehtir. |
|
ALİ BULAÇ |
Oraya gittiğinde, kendisine seslenildi: "Ateş (yerin)de olanlar da, çevresinde bulunanlar da kutlu kılınmıştır. Alemlerin Rabbi olan Allah Yücedir. |
|