وَقَدْ كَفَرُوا بِهِ مِنْ قَبْلُ ۖ وَيَقْذِفُونَ بِالْغَيْبِ مِنْ مَكَانٍ بَعِيدٍ |
ARAPÇA LATİN |
Ve kad keferû bihî min kabl(kablu), ve yakzifûne bil gaybi min mekânin baîd(baîdin). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Oysa daha önce onu inkâr etmişlerdi ve uzak bir yerden gayb hakkında atıp tutuyorlardı. |
|
DİYANET VAKFI |
Halbuki daha önce onu (hakkı) inkâr etmişlerdi. Uzak bir yerden gayb hakkında atıp tutuyorlardı. |
|
ELMALILI SADE |
Oysa daha önce O´na küfretmişlerdi, uzak yerden gaybe taş atıyorlardı. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Halbuki, O´nu evvelce inkar etmişlerdi ve gayba uzak bir yerden taş atıyorlardı. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Vaktiyle onu inkâr etmişlerdi, o zaman uzaktan karanlığa taş atıyorlardı. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve gerçekten de önce ona kâfir olmuşlardı ve uzak bir yerdeyken gizli şeye dâir dillerine geleni söylüyorlardı. |
|
İBN-İ KESİR |
Halbuki daha önce onu inkar etmişlerdi. Uzak bir yerden gayba atıp tutuyorlardı. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Oysa daha önce onu inkâr etmişlerdi; onlar uzak bir yerden gayba atıp tutuyorlardı (dil uzatıyorlardı). |
|
BEKİR SADAK |
Oysa onu daha once inkar etmisler, uzak bir yer olan dunyadan gorunmeyene dil uzatmislardi. |
|
CELAL YILDIRIM |
Halbuki daha önce onu inkâr etmişler, uzak yerden gaybe taş atmışlar (bilmedikleri şeye dil uzatmışlardı. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Halbuki daha evvel ona küfretmişlerdi. Uzak bir yerden gaybe atıb tutuyorlardı. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Halbuki daha önce (dünyada) O’nu= Hz. Peygamberi inkâr etmişlerdi; ve bilmedikleri şeye haktan uzak olarak lâf atıp duruyorlardı; (Peygamber için sihirbazdır, şairdir, kâhindir diyorlardı). |
|
ALİ BULAÇ |
Oysa daha önce onu inkar etmişlerdi; onlar uzak bir yerden gayba atıp tutuyorlardı (dil uzatıyorlardı). |
|