وَإِنْ أَحَدٌ مِنَ الْمُشْرِكِينَ اسْتَجَارَكَ فَأَجِرْهُ حَتَّىٰ يَسْمَعَ كَلَامَ اللَّهِ ثُمَّ أَبْلِغْهُ مَأْمَنَهُ ۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ قَوْمٌ لَا يَعْلَمُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Ve in ehadun minel muşrikînestecâreke fe ecirhu hattâ yesmea kelâmallâhi summe eblighu me´meneh(me´menehu), zâlike bi ennehum kavmun lâ ya´lemûn(ya´lemûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Eğer Allah’a ortak koşanlardan biri senden sığınma talebinde bulunursa, Allah’ın kelâmını işitebilmesi için ona sığınma hakkı tanı. Sonra da onu güven içinde olacağı yere ulaştır. Bu, onların bilmeyen bir kavim olmaları sebebiyledir. |
|
DİYANET VAKFI |
Ve eğer müşriklerden biri senden aman dilerse, Allah´ın kelâmını işitip dinleyinceye kadar ona aman ver, sonra (müslüman olmazsa) onu güven içinde bulunacağı bir yere ulaştır. İşte bu (müsamaha), onların, bilmeyen bir kavim olmalarından dolayıdır. |
|
ELMALILI SADE |
Ve eğer müşriklerden biri senden aman dileyerek yakınına gelmek isterse, Allah´ın kelamını dinleyebilmesi için ona aman ver, sonra onu güven duyacağı yere kadar gönder; çünkü onlar gerçeği bilmez bir toplulukturlar. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Ve eğer müşriklerden bir kimse senden aman dilerse artık ona aman ver. Tâ ki, Allah Teâlâ´nın kelâmını dinlesin. Sonra onu emin bulunduğu mahalle ulaştır. Çünkü onlar şüphe yok ki, bilmez bir kavimdir. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Eğer puta tapanlardan biri senden can güvenliği isterse kendisine can güvenliği sağla ki, Allah´ın sözünü, Kur´ân´ı işitebilsin, sonra da onu güven içinde olacağı bir yere ulaştır. Çünkü onlar gerçekleri bilmeyen bir güruhtur. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Müşriklerden biri, senden aman dilerse aman ver ona da Allah sözünü dinlesin, sonra da emîn olduğu yere dek yolla onu. Bunun sebebi de, onların, bilmeyen bir topluluk olmalarıdır. |
|
İBN-İ KESİR |
Eğer müşriklerden birisi senden aman dilerse; ona aman ver. Ta ki Allah´ın kelamını dinlesin. Sonra onu emin olacağı yere kadar ulaştır. Bu; onların bilmez bir kavim olmaları sebebiyledir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Eğer müşriklerden biri, senden ´aman isterse´, ona aman ver; öyle ki Allah´ın sözünü dinlemiş olsun, sonra onu ´güvenlik içinde olacağı yere ulaştır´. Bu, onların elbette bilmeyen bir topluluk olmaları nedeniyledir. |
|
BEKİR SADAK |
Puta tapanlardan biri sana siginirsa, onu guvene al; taki Allah´in sozunu dinlesin. Sonra onu guven icinde olacagi yere ulastir. Cunku onlar bilgisiz bir topluluktur. * |
|
CELAL YILDIRIM |
Müşriklerden biri aman dileyerek sana gelirse, ona aman ver ki Allah´ın sözünü dinleyebilsin. Sonra da onu güven duyacağı yere kadar ulaştır. Çünkü onlar bilgisiz bir topluluktur. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Eğer (kendilerine tearruz edilmesi emrolunan) müşriklerden biri senden aman dilerse ona aman ver. Tâki Allahın kelâmını dinlesin. Sonra onu emîn olduğu yere kadar (selâmetle) ulaşdır. Çünkü onlar (hakıykatı) bilmeyen bir kavmdir. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Eğer (taarruza uğrayan) müşriklerden biri aman dilerse, ona aman ver, tâ ki Allah’ın kelâmını dinlesin. Sonra onu, emin olduğu yere kadar, (İslâmı kabul etmemişse), selâmete ulaştır. Çünkü bunlar, gerçeği bilmez bir kavimdirler. |
|
ALİ BULAÇ |
Eğer müşriklerden biri, senden ´eman isterse´, ona eman ver; öyle ki Allah´ın sözünü dinlemiş olsun, sonra onu ´güvenlik içinde olacağı yere ulaştır.´ Bu, onların elbette bilmeyen bir topluluk olmaları nedeniyledir. |
|