Murselat Suresi | ||||
Önceki | 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 | Sonraki |
إِلَىٰ قَدَرٍ مَعْلُومٍ | ||
ARAPÇA LATİN | İlâ kaderin ma’lûm(ma’lûmin). | |
DİYANET İŞLERİ | (21-22) Sonra onu belli bir süreye kadar sağlam bir yerde (ana rahminde) tuttuk. | |
DİYANET VAKFI | (21-22) İşte o suyu, belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirdik. | |
ELMALILI SADE | Belirli bir vakte değin! | |
ÖMER NASUHI BİLMEN | Bir malum müddete kadar. | |
FİZİLALİL KURAN | Belirli bir sürenin sonuna kadar. | |
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI | Bilinen bir müddete dek. | |
İBN-İ KESİR | Belli bir süreye kadar. | |
TEFHİMÜL KURAN | Belli bir süreye kadar; | |
BEKİR SADAK | (20-22) Sizi bayagi bir sudan yaratip onu belli bir sureye kadar saglam bir yere yerlestirmedik mi? | |
CELAL YILDIRIM | (21-22) Sonra onu belirlenmiş bir vakte kadar sağlam bir karargâhta bulundurmadık mı ? | |
HASAN BASRİ ÇANTAY | ma´lûm bir vaktâ kadar. | |
ALİ FİKRİ YAVUZ | (Doğum için olan) belirli bir vakte kadar... | |
ALİ BULAÇ | Belli bir süreye kadar; |
Murselat Suresi | ||||
Önceki | 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 | Sonraki |