Murselat Suresi
 



AYET NO

MEAL

1 Birbiri ardınca gönderilenlere andolsun; Facebook'ta Paylaş
2 Derken kökünden koparıp savuranlara. Facebook'ta Paylaş
3 Yaydıkça yayanlara. Facebook'ta Paylaş
4 Böylece ayırdıkça ayıranlara, Facebook'ta Paylaş
5 Zikr (vahy, öğüt) bırakanlara; Facebook'ta Paylaş
6 Özür (suçu, eksikliği ortadan kaldırmak) veya uyarmak için. Facebook'ta Paylaş
7 Şüphesiz, size vaadedilen gerçekleşecektir. Facebook'ta Paylaş
8 Yıldızlar ´örtülüp (ışıkları) silindiği´ zaman, Facebook'ta Paylaş
9 Gök yarıldığı zaman Facebook'ta Paylaş
10 Dağlar, kökünden sökülüp savurulduğu zaman, Facebook'ta Paylaş
11 Ve resuller de (şahitlik için) belli bir vakitte getirildiği zaman Facebook'ta Paylaş
12 (Bu,) Hangi gün için ertelenmişti? Facebook'ta Paylaş
13 (Mü´mini müşrikten, haklıyı haksızdan) Ayırma günü için. Facebook'ta Paylaş
14 Bu ayırma gününü sana ne bildirdi? Facebook'ta Paylaş
15 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
16 Biz, öncekileri helak etmedik mi? Facebook'ta Paylaş
17 Sonra arkadan gelenleri onların izinde yürüteceğiz. Facebook'ta Paylaş
18 İşte Biz, suçlu-günahkarlara böyle yapıyoruz. Facebook'ta Paylaş
19 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
20 Sizi basbayağı bir sudan yaratmadık mı? Facebook'ta Paylaş
21 Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik. Facebook'ta Paylaş
22 Belli bir süreye kadar; Facebook'ta Paylaş
23 İşte (buna) güç yetirdik. Demek ki, Biz ne güzel güç yetirenleriz. Facebook'ta Paylaş
24 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
25 Biz yeryüzünü bir toplanma yeri kılmadık mı? Facebook'ta Paylaş
26 Dirilere ve ölülere. Facebook'ta Paylaş
27 Ve onda sabit yüksek dağlar var etmedik mi? Size tatlı bir su içirmedik mi? Facebook'ta Paylaş
28 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
29 Kendisini yalanladığınız (azab)a gidin. Facebook'ta Paylaş
30 Üç dala ayrılmış bir gölgeye gidin. Facebook'ta Paylaş
31 Ne gölge altında barındırır, ne (yakıcı) alevden korur. Facebook'ta Paylaş
32 Gerçekten o, sanki her biri saray olan bir kıvılcım saçar. Facebook'ta Paylaş
33 Her biri, sanki sapsarı erkek deve sürüleri gibidir. Facebook'ta Paylaş
34 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
35 Bu, onların konuşamayacakları bir gündür. Facebook'ta Paylaş
36 Ve onlara özür beyan etmeleri için izin verilmez. Facebook'ta Paylaş
37 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
38 Bu, hüküm günüdür; sizi ve öncekileri ´birarada topladık.´ Facebook'ta Paylaş
39 Şayet kurabileceğiniz hileli bir düzeniniz varsa, durmaksızın bana karşı kurun. Facebook'ta Paylaş
40 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
41 Şüphesiz muttaki olanlar, gölgeliklerde ve pınar-başlarındadır; Facebook'ta Paylaş
42 Ve canlarının çekip-arzu ettiği meyveler (arasındadırlar). Facebook'ta Paylaş
43 Yaptıklarınıza karşılık olmak üzere, afiyetle yiyin ve için. Facebook'ta Paylaş
44 Elbette Biz, ´iyi ve güzel´ davrananları işte böyle ödüllendiririz. Facebook'ta Paylaş
45 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
46 (Sizler de dünyada) Yiyin ve biraz yararlanın. Çünkü siz, suçlu-günahkar kimselersiniz. Facebook'ta Paylaş
47 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
48 Onlara: "Rüku edin" denildiği zaman, rüku etmezler. Facebook'ta Paylaş
49 O gün, yalanlayanların vay haline. Facebook'ta Paylaş
50 Artık onlar, bundan sonra hangi söze inanacaklar? Facebook'ta Paylaş