وَإِذَا السَّمَاءُ فُرِجَتْ |
ARAPÇA LATİN |
Ve izes semâu furicet. |
|
DİYANET İŞLERİ |
Gök yarıldığı zaman, |
|
DİYANET VAKFI |
(8-11) Yıldızların ışığı söndürüldüğü, gökkubbe yarıldığı, dağlar ufalanıp savrulduğu ve peygamberlerin (ümmetleri hakkında şahitlik) vakti tayin edildiği zaman (artık kıyamet kopmuştur). |
|
ELMALILI SADE |
o gök kubbe açıldığı vakit, |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(8-9) Artık o zaman ki, yıldızların ziyaları gider. Ve o vakit ki, gök yarılır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Gök parçalandığı zaman, |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve gök yarılınca. |
|
İBN-İ KESİR |
Gök yarıldığı vakit, |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Gök yarıldığı zaman |
|
BEKİR SADAK |
Gok yarildigi zaman, |
|
CELAL YILDIRIM |
Gök açılıp varıldığı zaman, |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
gök (yüzü) yarıldığı zaman, |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Gök yarıldığı zaman, |
|
ALİ BULAÇ |
Gök yarıldığı zaman |
|