فَأَرَدْنَا أَنْ يُبْدِلَهُمَا رَبُّهُمَا خَيْرًا مِنْهُ زَكَاةً وَأَقْرَبَ رُحْمًا |
ARAPÇA LATİN |
Fe erednâ en yubdilehumâ rabbuhumâ hayren minhu zekâten ve akrebe ruhmâ(ruhmen). |
|
DİYANET İŞLERİ |
“Böylece, Rablerinin onlara, bu çocuğun yerine daha hayırlı ve daha merhametli bir çocuk vermesini diledik.” |
|
DİYANET VAKFI |
(Devam etti:) «Böylece istedik ki, Rableri onun yerine kendilerine, ondan daha temiz ve daha merhametlisini versin.» |
|
ELMALILI SADE |
İstedik ki, Rableri onun yerine kendilerine temizlikçe daha hayırlı ve merhamet bakımından daha yakınını versin. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
«Artık biz istedik ki, Rableri onlara ondan temizlikçe daha hayırlısını ve merhametçe daha yakınını bedel olarak versin.» |
|
FİZİLALİL KURAN |
İstedik ki, Rabb´leri onlara o delikanlıdan daha temiz ve daha iyiliksever bir evlat bağışlasın. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Rablerinin onlara, bu çocuğun yerine temizlikte daha ileri, merhametçe daha duygulu bir çocuğu vermesini diledik. |
|
İBN-İ KESİR |
Rabblarının o çocuktan daha temiz ve daha çok merhametli birini vermesini istedik. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Böylece, onlara Rablerinin ondan temiz olmak bakımından daha hayırlısı, merhamet bakımından da daha yakın olanını vermesini diledik.» |
|
BEKİR SADAK |
Rablerinin o cocuktan daha temiz ve onlara daha cok merhamet eden birini vermesini istedik.» |
|
CELAL YILDIRIM |
Rablarının onun yerine onlara temizlikçe daha hayırlısını, merhametçe de daha yakınını vermesini diledik. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Diledik ki bunun yerine Rableri kendilerine temizlikçe daha hayırlısını, merhametçe daha yakınını versin». |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
İstedik ki, onların Rabbi bu oğlanın yerine, kendilerine temizlikçe daha hayırlısını, merhametçe daha yakınını versin. |
|
ALİ BULAÇ |
Böylece, onlara Rablerinin ondan temiz olmak bakımından daha hayırlısı, merhamet bakımından da daha yakın olanını vermesini diledik." |
|