إِلَّا الَّذِينَ تَابُوا وَأَصْلَحُوا وَاعْتَصَمُوا بِاللَّهِ وَأَخْلَصُوا دِينَهُمْ لِلَّهِ فَأُولَٰئِكَ مَعَ الْمُؤْمِنِينَ ۖ وَسَوْفَ يُؤْتِ اللَّهُ الْمُؤْمِنِينَ أَجْرًا عَظِيمًا |
ARAPÇA LATİN |
İllellezîne tâbû ve aslehû va’tesamû billâhi ve ahlesû dînehum lillâhi fe ulâike meal mu’minîn(mu’minîne), ve sevfe yu’tillâhul mu’minîne ecren azîmâ(azîmen). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Ancak tövbe edenler, durumlarını düzeltenler, Allah’ın kitabına sarılanlar ve dinlerini Allah’a has kılanlar müstesnadır. Bunlar mü’minlerle beraberdirler. Allah, mü’minlere büyük bir mükâfat verecektir. |
|
DİYANET VAKFI |
Ancak tevbe edip hallerini düzeltenler, Allah´a sımsıkı sarılıp dinlerini (ibadetlerini) yalnız onun için yapanlar başkadır. İşte bunlar (gerçekte) müminlerle beraberdirler ve Allah müminlere yakında büyük mükâfat verecektir. |
|
ELMALILI SADE |
Ancak tevbe edip durumlarını düzelten, Allah´a sarılıp dinlerini Allah için samimi kılan kimseler müstesna, çünkü bunlar müminlerle beraberdir. Müminlere ise Allah büyük bir mükafat verecektir. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Ancak o kimseler ki, tövbe ettiler ve hallerini ıslahta bulundular ve Allah Teâlâ´ya iltica ediverdiler ve dinlerini Allah için halisane kıldılar, onlar müstesna. İşte onlar mü´minler ile beraberdirler. Mü´minlere ise Allah Teâlâ elbette pek büyük mükâfaat verecektir. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Ancak tevbe edenler, durumlarını düzeltenler, Allah´ın ipine sarılanlar, sırf Allah´a bağlananlar bir dindarlığı benimseyenler işte bunlar, müminlerle beraberdirler. Allah ilerde müminlere büyük bir mükafat verecektir. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ancak tövbe edenler, ıslah olanlar, Allah´a sarılanlar ve Allah için dinlerinde ihlas sahibi bulunanlar müstesna. Onlar, inananlarladır ve Allah, müminlere pek büyük bir ecir verecektir. |
|
İBN-İ KESİR |
Ancak tevbe edenler, ıslah olanlar, Allah´a sarılanlar ve Allah için dinlerine bağlananlar müstenadır. Onlar, mü´minlerle beraberdirler. Allah, mü´minlere büyük bir mükafat vercektir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Ancak tevbe edenler, ıslah edenler, Allah´a sımsıkı sarılanlar ve dinlerini katıksız olarak Allah için (halis) kılanlar başka; işte onlar mü´minlerle beraberdirler. Allah, mü´minlere büyük bir ecir verecektir. |
|
BEKİR SADAK |
Ancak tevbe edenler, nefislerini islah edenler, Allah´in Kitap´ina sarilanlar ve dinlerine Allah icin candan baglananlar mustesnadir. Onlar inananlarla beraberdirler. Allah muminlere buyuk ecir verecektir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Ancak tevbe edip durumlarını (düşünce ve davranışlarını) düzeltip Allah´a sarılanlar ve dinlerini gösterişten uzak, Allah için katıksız ve saf tutanlar müstesna... İşte bunlar mü´minlerle beraberdirler, mü´minlere ise Allah büyük mükâfat verecektir. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Ancak (etdiklerine peşîman olarak) tevbe edenler, (hallerini) düzeltenler, Allaha sımsıkı sarılanlar, dînlerinde Allah için halis (ve samîmi) bulunanlar başka. Çünkü bunlar mü´minlerle beraberdirler, mü´minlere Allah çok büyük bir ecir verecekdir. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Ancak yaptıklarından tevbe edip hallerini düzeltenler ve Allah’a (dinine) sarılıp dinlerini (ibadetlerini) Allah için hâlis kılanlar müstesna... Çünkü bunlar mü’minlerle beraberdirler. Mü’minlere ise, Allah pek büyük bir mükafât verecektir. |
|
ALİ BULAÇ |
Ancak tevbe edenler, ıslah edenler, Allah´a sımsıkı sarılanlar ve dinlerini katıksız olarak Allah için (halis) kılanlar başka; işte onlar mü´minlerle beraberdirler. Allah mü´minlere büyük bir ecir verecektir. |
|