يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا ضَرَبْتُمْ فِي سَبِيلِ اللَّهِ فَتَبَيَّنُوا وَلَا تَقُولُوا لِمَنْ أَلْقَىٰ إِلَيْكُمُ السَّلَامَ لَسْتَ مُؤْمِنًا تَبْتَغُونَ عَرَضَ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا فَعِنْدَ اللَّهِ مَغَانِمُ كَثِيرَةٌ ۚ كَذَٰلِكَ كُنْتُمْ مِنْ قَبْلُ فَمَنَّ اللَّهُ عَلَيْكُمْ فَتَبَيَّنُوا ۚ إِنَّ اللَّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرًا |
ARAPÇA LATİN |
Yâ eyyuhellezîne âmenû izâ darabtum fî sebîlillâhi fe tebeyyenû ve lâ tekûlû li men elkâ ileykumus selâme leste mu’minâ(mu’minen) tebtegûne aradal hayâtid dunyâ fe indallâhi megânimu kesîreh(kesîretun), kezâlike kuntum min kablu fe mennellâhu aleykum fe tebeyyenû innallâhe kâne bimâ ta’melûne habîrâ(habîran). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Ey iman edenler! Allah yolunda sefere çıktığınız zaman, gerekli araştırmayı yapın. Size selâm veren kimseye, dünya hayatının geçici menfaatine (ganimete) göz dikerek, “Sen mü’min değilsin” demeyin. Allah katında pek çok ganimetler vardır. Daha önce siz de öyle idiniz de Allah size lütufta bulundu (müslüman oldunuz). Onun için iyice araştırın. Çünkü Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. |
|
DİYANET VAKFI |
Ey iman edenler! Allah yolunda savaşa çıktığınız zaman iyi anlayıp dinleyin. Size selam verene, dünya hayatının geçici menfaatine göz dikerek «Sen mümin değilsin» demeyin. Çünkü Allah´ın nezdinde sayısız ganimetler vardır. Önceden siz de böyle iken Allah size lütfetti; o halde iyi anlayıp dinleyin. Şüphesiz Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır. |
|
ELMALILI SADE |
Ey iman edenler, Allah yolunda adım attığınız vakit, iyice anlayın, dinleyin. Size İslam selamı veren kimseye -dünya hayatının geçici metaına göz dikerek- «Sen mümin değilsin!» demeyin. Allah katında çok ganimetler vardır. Daha önce siz de öyleydiniz, Allah kerem buyurdu da sizleri iman ile tanıştırdı. Onun için iyice anlayın, dinleyin! Gerçekten Allah, ne yaparsanız haberdardır. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Ey imân edenler! Allah Teâlâ´nın yolunda yürüdüğünüz zaman dikkat-i nazarda bulununuz ve size selâm veren kimseye, dünya hayatının fani metaını arayarak, sen mü´min değilsin, demeyiniz. Allah Teâlâ´nın indinde çok ganîmetler vardır. Siz de evvelce öyle idiniz de Allah Teâlâ size inâyet buyurdu. Artık işin güzelce belli olmasına bakınız. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ sizin yaptığınıza hakkıyla haberdar bulunmaktadır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Ey müminler Allah yolunda savaşa çıktığınız zaman iyice emin olmadan silah çekmeyiniz. Size selam verene, dünya hayatının malına göz dikerek ´sen mü´min değilsin´ demeyiniz. Zira asıl bol ganimetler Allah katındadır. Bir zamanlar siz de öyle idiniz de Allah´ın lütfu ile mümin oldunuz. O halde silah çekmeden önce durumu iyice anlayınız. Hiç şüphesiz ne yaparsanız Allah ondan haberdardır. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ey inananlar, Allah yolunda savaşa gittiğiniz zaman pek dikkatli ve ihtiyatlı olun ve size selâm verene, dünya menfaatini dileyerek sen mümin değilsin demeyin, şüphe yok ki Allah katında çok ganîmetler var. Siz de önce böyleydiniz de Allah size lütfetti, o halde dikkat edin, ihtiyatlı olun; hiç şüphe yok ki Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır. |
|
İBN-İ KESİR |
Ey iman edenler; Allah yoluna koyulduğunuz zaman, iyice araştırın. Size selam verene; dünya hayatının geçici menfaatine göz dikerek; sen mü´min değilsin, demeyin. Allah katında çok ganimetler vardır. Önce siz de öyleydiniz ama Allah size lütfetti. Onun için iyice araştırın. Muhakkak ki Allah; yaptıklarınızdan haberdardır. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Ey iman edenler, Allah yolunda adım attığınız (savaşa çıktığınız) zaman gerekli araştırmayı yapın ve size (islam geleneğine göre) selam verene, dünya hayatının geçiciliğine istekli çıkarak: «Sen mü´min değilsin» demeyin. Asıl çok ganimet, Allah katındadır, bundan önce siz de böyle idiniz; Allah size lütufta bulundu. Öyleyse iyice açıklık kazandırın. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır. |
|
BEKİR SADAK |
Ey Inananlar! Allah yolunda yurudugunuz vakit, her seyi iyice anlayin. Size, musluman oldugunu bildirene, dunya hayatinin gecici menfaatine goz dikerek: «Sen mumin degilsin» demeyin. Allah katinda bircok ganimetler vardir. Evvelce siz de oyleydiniz. Allah size iyilikte bulundu, iyice arastirip anlayin, Allah islediklerinizden suphesiz haberdardir. |
|
CELAL YILDIRIM |
Ey imân edenler! Allah yolunda (savaşmak üzere) adım atıp yürüdüğünüzde, açıklığa kavuşmasını anlamaya, sonucunu tesbit edip öğrenmeye çalışın, size İslâmî ölçüde selâm verip müslüman olduğunu bildirene, —dünya hayatının menfaatini arzulayarak— sen mü´min değilsin, demeyin. (Unutmayın ki) Allah katında birçok ganimetler var. Bundan önce siz de öyle idiniz; Allah size lûtf-u keremde bulundu. O sebeple açıklığa kavuşmasını iyice araştırın. Şüphesiz ki Allah, yapageldiğiniz şeylerden haberlidir. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Ey îmanedenler, Allah yolunda harbe çıkdığınız zaman (mes´elelerin) tam açıklanmasını bekleyin. Size (müslümanca) selâm verene, dünyâ hayaatının (geçici) menfeatini arayarak, «Sen mü´min değilsin» demeyin. İşte Allahın katında bir çok ganimetler vardır. Evvelce siz de böyle iken Allah size lutfetdi. O halde (mes´elelerin) iyice açıklanmasını bekleyin. Şübhesiz ki Allah ne yaparsanız hakkıyle haberdârdır. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Ey mü’minler! Allah yolunda cihada çıktığınız zaman, mü’mini kâfirden ayırt etmek için iyice araştırın. Size İslâm selâmı veren kimseye, -dünya hayatının geçici nimet ve menfaatına göz dikerek - sen mü’min değilsin, demeyin. Allah katında çok ganimetler var. İslâma ilk önce girdiğiniz zaman siz de öyle idiniz (dilinizle getirdiğiniz şahâdet, kalblerinizde kökleşmemişti) Sonra Allah, size iman ve istikameti lütfetti. Onun için iyice anlayın (öldürmede acele etmeyin). Muhakkak Allah yaptıklarınızdan haberdardır. |
|
ALİ BULAÇ |
Ey iman edenler, Allah yolunda adım attığınız (savaşa çıktığınız) zaman gerekli araştırmayı yapın ve size (İslam geleneğine göre) selam verene, dünya hayatının geçiciliğine istekli çıkarak: "Sen mü´min değilsin" demeyin. Asıl çok ganimet, Allah Katındadır, bundan önce siz de böyle idiniz; Allah size lütufta bulundu. Öyleyse iyice açıklık kazandırın. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır. |
|