بَلَىٰ إِنَّ رَبَّهُ كَانَ بِهِ بَصِيرًا |
ARAPÇA LATİN |
Belâ, inne rabbehu kâne bihî basîrâ(basîren). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Hayır! Sandığı gibi değil! Şüphesiz Rabbi onu görüyordu. |
|
DİYANET VAKFI |
Oysa gerçekten Rabbi onu görüyordu. |
|
ELMALILI SADE |
Hayır, çünkü Rabbi, onu gözetiyordu. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Hayır. Şüphe yok ki, Rabbi onu görür olmuştur. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Aksine Rabbi onu görmekte idi. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Evet, şüphe yok ki Rabbi, onu görürdü. |
|
İBN-İ KESİR |
Hayır; muhakkak Rabbı, onu görmekteydi. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Hayır; gerçekten onun Rabbi, kendisini çok iyi görendi. |
|
BEKİR SADAK |
Bilin ki, Rabbi onu suphesiz gormekteydi. |
|
CELAL YILDIRIM |
Hayır, (kurtuluş yok) şüphesiz ki Rabbi onun yaptıklarını (bir bir) görmekteydi. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Hayır (o, Rabbine dönecekdi). Çünkü Rabbi onu çok iyi görendi. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Hayır, (onun zannettiği gibi değil). Çünkü Rabbi onu görüb gözetiyordu. (Muhakkak kendisini hesaba çekecektir.) |
|
ALİ BULAÇ |
Hayır; gerçekten Rabbi, kendisini çok iyi görendi. |
|