وَاللَّيْلِ إِذَا يَغْشَاهَا |
ARAPÇA LATİN |
Vel leyli izâ yagşâhâ. |
|
DİYANET İŞLERİ |
Onu bürüdüğünde geceye andolsun, |
|
DİYANET VAKFI |
(1-10) Güneşe ve kuşluk vaktindeki aydınlığına, güneşi takip ettiğinde aya, onu açığa çıkarttığında gündüze, onu örttüğünde geceye, gökyüzüne ve onu bina edene, yere ve onu yapıp döşeyene, nefse ve ona birtakım kabiliyetler verip de iyilik ve kötülüklerini ilham edene yemin ederim ki, nefsini kötülüklerden arındıran kurtuluşa ermiş, onu kötülüklere gömen de ziyan etmiştir. |
|
ELMALILI SADE |
onu sardığında geceye, |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(4-5) Ve güneşi örtüp ışıklığını gideren geceye. Ve göğe ve onu bina edene. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Onu bürüyen geceye, |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve kapladığı zaman geceye. |
|
İBN-İ KESİR |
Örtüp bürüdüğünde geceye, |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Onu sarıp örttüğü zaman geceye, |
|
BEKİR SADAK |
Onu buruyen geceye, |
|
CELAL YILDIRIM |
Güneşi örtüp bürüdüğü zaman geceye, |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
onu örtüb büründüğü zaman geceye, |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Ziyasını örtüb bürüdüğü zaman geceye, |
|
ALİ BULAÇ |
Onu sarıp-örttüğü zaman geceye, |
|