وَيَوْمَ تَقُومُ السَّاعَةُ يُبْلِسُ الْمُجْرِمُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Ve yevme tekûmus sâatu yublisul mucrimûn(mucrimûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Kıyametin kopacağı günde, suçlular hayal kırıklığı içinde ümitsizliğe düşeceklerdir. |
|
DİYANET VAKFI |
Kıyametin kopacağı gün, günahkârlar (ümitsizlik içinde) susacaklardır. |
|
ELMALILI SADE |
O kıyamet çattığı gün, suçlular bütün ümitlerini kaybederler. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Ve o gün ki, Kıyamet kopar, günahkârlar susup duracaklardır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Kıyamet kopacağı gün suçlular ümitsizlik içinde susarlar. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve kıyâmetin koptuğu gün, suçlular, rahmetten meyûs olurlar. |
|
İBN-İ KESİR |
Kıyametin kopacağı gün, suçlular susacaklardır. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Kıyamet saatinin kopacağı gün, suçlu günahkârlar umutsuzca yıkılırlar. |
|
BEKİR SADAK |
Kiyamet koptugu gun suclular umutsuz kaliverirler. |
|
CELAL YILDIRIM |
Kıyamet saati gelip çattığı gün suçlu günahkârlar umutsuz olurlar. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Kıyametin kopacağı gün günahkârlar (huccetden ümîdlerini keserek) susacak (lar) dır. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Kıyamet koptuğu gün, günahkârlar (hayretler içinde) ümidlerini kesib susarlar. |
|
ALİ BULAÇ |
Kıyamet-saatinin kopacağı gün, suçlu-günahkarlar umutsuzca yıkılırlar. |
|