وَإِنَّهُ لَتَذْكِرَةٌ لِلْمُتَّقِينَ |
ARAPÇA LATİN |
Ve innehu le tezkiretun lil muttekîn(muttekîne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Şüphesiz Kur’an, Allah’a karşı gelmekten sakınanlara bir öğüttür. |
|
DİYANET VAKFI |
Doğrusu o (Kur´an), takvâ sahipleri için bir öğüttür. |
|
ELMALILI SADE |
Ve o, hiç şüphesiz takva sahipleri için unutulmayacak bir öğüttür. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(47-48) Artık sizden bir kimse de yoktur ki, ondan men ediciler olabilsinler. Ve şüphe yok ki, o (Kur´ânı Mübîn) muttakîler için elbette bir mev´izadır. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Doğrusu Kur´an Allah´a karşı gelmekten sakınanlara bir öğüttür. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Ve şüphe yok ki Kur´ân, çekinenlere öğüttür. |
|
İBN-İ KESİR |
Doğrusu o; müttakiler için bir öğüttür. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Çünkü o (Kur´an, Allah´tan sakınan) muttakiler için bir öğüttür. |
|
BEKİR SADAK |
Dogrusu Kuran Allah´a karsi gelmekten sakinanlara bir oguttur. |
|
CELAL YILDIRIM |
Ve şüphesiz ki bu söz (Kur´ân), muttakîler (Allah´tan saygı ile korkup yalandan ve kötü düşünce ve davranışlardan sakınanlar) için bir öğüttür. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Şübhesiz ki o (Kur´an) (fenâlıkdan) korunanlar için kat´î bir öğütdür. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Gerçekten o Kur’an, takva sahipleri için bir öğüddür. |
|
ALİ BULAÇ |
Çünkü o (Kur´an, Allah´tan sakınan) muttakiler için bir öğüttür. |
|