وَإِذْ يَرْفَعُ إِبْرَاهِيمُ الْقَوَاعِدَ مِنَ الْبَيْتِ وَإِسْمَاعِيلُ رَبَّنَا تَقَبَّلْ مِنَّا ۖ إِنَّكَ أَنْتَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ |
ARAPÇA LATİN |
Ve iz yerfeu ibrâhîmul kavâide minel beyti veismâîl(ismâîlu) rabbenâ tekabbel minnâ inneke entes semîul alîm(alîmu). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Hani İbrahim, İsmail ile birlikte evin (Kâbe’nin) temellerini yükseltiyor, “Ey Rabbimiz! Bizden kabul buyur! Şüphesiz sen hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin” diyorlardı. |
|
DİYANET VAKFI |
Bir zamanlar İbrahim, İsmail ile beraber Beytullah´ın temellerini yükseltiyor, (şöyle diyorlardı:) Ey Rabbimiz! Bizden bunu kabul buyur; şüphesiz sen işitensin, bilensin. |
|
ELMALILI SADE |
Ve o zaman ki, İbrahim Beyt´in temellerini yükseltiyordu. İsmail ile birlikte şöyle dua ettiler: «Ey Rabbimiz, bizden kabul buyur. Çünkü daima işiten, daima bilen Sensin ancak Sen! |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
O vakti yâd et ki, İbrahim Beytullah´ın temellerini İsmail ile beraber yükseltiyor, «Ya Rabbenâ! Bizden kabul buyur, şüphe yok ki Sen semî´ ve alîmsin,» diyordu. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Hani İbrahim ile İsmail, Kâbe´nin duvarlarını yükseltirlerken söyle dua etmişlerdi; «Ey Rabbimiz, yaptığımızı kabul et hiç şüphesiz sen herşeyi işiten ve bilensin. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
O vakit İbrahîm ve İsmâîl Kâbe´nin temel duvarlarını yükselttiler de Rabbimiz dediler, bu evi yaptık, sen kabul et. Şüphe yok ki sen, her şeyi duyansın, bilensin. |
|
İBN-İ KESİR |
Hani, İbrahim, Ka´be ´nin temellerini İsmail ile birlikte yükseltiyordu ve diyordu ki: Rabbımız bizden kabul buyur. Şüphesiz ki, Sensin Sen Semi´, Alim. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
İbrahim, İsmail´le birlikte Evin (Ka´benin) sütunlarını yükselttiğinde (ikisi şöyle dua etmişti:) «Rabbimiz bizden (bunu) kabul et, şüphesiz, Sen işiten ve bilensin»; |
|
BEKİR SADAK |
Ibrahim ve Ismail, Kabenin temellerini yukseltiyordu. «Rabbimiz! Yaptigimizi kabul buyur. suphesiz ki, Sen hem isitir hem bilirsin» dediler. |
|
CELAL YILDIRIM |
Hani İbrahim, Beyt-i Şerifin temellerini yükseltiyordu da İsmail ile birlikte (şöyle duâ ediyorlardı): «Ey Rabbimiz! Bunu kabul buyur bizden, şüphesiz ki daima İşiten, hakkıyla bilen ancak Sensin. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Hani İbrâhîm o Beytin temellerini (yahud: divarlarını), İsmail ile birlikde, yükseltiyordu (da ikisi de şöyle düâ etmişlerdi:) «Ey Rabbimiz, bizden (şu hizmeti) kabul buyur. Şübhesiz hakkıyle işiden, kemâliyle bilen sensin Sen». |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Ve o zaman, İbrahim ile İsmail (Aleyhisselâm) Kâbe’nin temellerini yükselttiler ve şöyle dua ettiler: “Ey Rabbimiz, bizden bu hayırlı işi kabul et; hakikaten Sen duâmızı işitici, niyyetimizi bilicisin. |
|
ALİ BULAÇ |
İbrahim, İsmail´le birlikte Evin (Ka´be´nin) sütunlarını yükselttiğinde (ikisi şöyle dua etmişti): "Rabbimiz bizden (bunu) kabul et. Şüphesiz, Sen işiten ve bilensin"; |
|