وَإِذْ أَخَذْنَا مِيثَاقَكُمْ وَرَفَعْنَا فَوْقَكُمُ الطُّورَ خُذُوا مَا آتَيْنَاكُمْ بِقُوَّةٍ وَاذْكُرُوا مَا فِيهِ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ |
ARAPÇA LATİN |
Ve iz ehaznâ mîsâkakum ve refa’nâ fevkakumut tûr(tûra) huzû mâ ateynâkum bi kuvvetin vezkurû mâ fîhi leallekum tettekûn(tettekûne). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Hani, (Tevrat ile amel edeceğinize dair) sizden sağlam bir söz almış, Tûr dağını da tepenize dikmiş ve “Sakınasınız diye, size verdiğimiz Kitab’ı sıkı tutun, onun içindekileri düşünün (gafil olmayın)” demiştik. |
|
DİYANET VAKFI |
Sizden sağlam bir söz almış, Tûr dağının altında, size verdiğimizi kuvvetle tutun, onda bulunanları daima hatırlayın, umulur ki, korunursunuz (demiştik de); |
|
ELMALILI SADE |
Bir vakit de sizden söz almıştık ve Tur´u üstünüze kaldırıp demiştik ki: «Verdiğimiz Kitab´a sımsıkı sarılın ve içindekilerden gafil olmayın ki, günahtan sakınmış olasınız.» |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Hani bir vakitte misakınızı almış, Tûr´u da üzerinize kaldırmış, «Size verdiğimizi kuvvetle ahzediniz, onda olanı zikreyleyiniz ki, ittika etmiş olabilesiniz» demiştik. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Hani sizden kesin söz almış ve Tur dağını üstünüze çıkararak «size verdiğimizi kuvvetle tutun ve içindekileri hatırlayın ki, takva sahiplerinden olasınız» dedik. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Gene bir vakit sizden söz almıştık, Tur dağını üstünüze yüceltmiştik. Size verdiğimiz kitabı azimle alın, sakınanlardan olmak için de içindeki emirleri anın demiştik. |
|
İBN-İ KESİR |
Hani sizden sapasağlam söz almıştık. Tur´u da üstünüze kaldırmıştık. Size veridğimize sımsıkı sarılın, onda olanları hatırlayın ki sakınmış olasınız. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Sizden kesin bir söz almış ve Tur dağını üstünüze yükseltmiştik (ve demiştik ki:) «Size verdiğimize sımsıkı yapışın ve onda olanı (hükümleri sürekli) hatırlayın: umulur ki sakınırsınız.» |
|
BEKİR SADAK |
Sizden kesin soz almistik. Tur dagini yukselterek tepenize dikmistik. «Allah´a karsi gelmekten sakinanlardan olabilmeniz icin, size verdigimiz Kitab´a kuvvetle sarilin, onda bulunanlari hatirda tutun» demistik. |
|
CELAL YILDIRIM |
Ve hatırlayın ki, sizden (atalaranızdan) (Tevrat ile dosdoğru amel edeceklerine dair) söz almıştık. Tûr´u üstünüze kaldırmış ve koruna-sınız, Allah´a karşı gelmekten sakınasınız diye «Size verdiğimiz kitabı kuvvetle (imân ve idrâk ciddiyetiyle) tutun, içinde olan (buyrukları) hatırlayın» demiştik. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Hani sizden (Tevrat ile âmil olacağınıza dâir) sapasağlam söz almışdık, «Tur» u da (tepenize iniverecek bir durumda) üstünüze kaldırmışdık, (ve demişdik ki:) «Size verdiğimiz (Kitab) ı (n hükümlerini) kuvvetle tutun, onda onlar (la amel etmek lüzumun) u hatırlayın. Tâ ki (cehennemden, günahlardan) sakınmış olasınız». |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Bir vakit de, (Tevrat ile amel edeceğinize dair) sizden sağlam söz almıştık; Tûr’u da (söz veresiniz diye tehdîden yerinden sökerek) üstünüze kaldırıb demiştik ki: “- Size verdiğimiz kitabın hükümlerini kuvvetle tutun ve içindekinden gâfil olmayın, onları hatırlayın; gerek ki cehennemden ve isyandan korunursunuz. |
|
ALİ BULAÇ |
Sizden misak almış ve Tur’u üstünüze yükseltmiştik (ve demiştik ki:) "Size verdiğimize sımsıkı yapışın ve onda olanı (hükümleri sürekli) hatırlayın, ki sakınasınız." |
|