ذَوَاتَا أَفْنَانٍ |
ARAPÇA LATİN |
Zevâtâ efnân(efnânin). |
|
DİYANET İŞLERİ |
İki cennet de (ağaçlar, meyveler, rengârenk bitkiler gibi) çeşit çeşit güzelliklerle bezenmiştir. |
|
DİYANET VAKFI |
İki cennet de çeşit çeşit ağaçlarla doludur. |
|
ELMALILI SADE |
Her birinden çeşitli meyvalar, çeşitli ağaçlar vardır; |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(O iki cennet) Mütenevvi ağaçlara, meyvelere sahiptirler. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Bu cennet konutlarının bahçeleri sık dallı ağaçlarla kaplıdır. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
İkisinde de türlü türlü nîmetler var, çeşit çeşit ağaçlar. |
|
İBN-İ KESİR |
Her ikisi çeşit çeşit ağaçlarla doludur. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Çeşit çeşit ´inceliklere ve güzelliklere´ (veya her türden sık ağaçlara) sahiptirler. |
|
BEKİR SADAK |
Bu iki cennet turlu agaclarla doludur. |
|
CELAL YILDIRIM |
İkisi de bol çeşitli ağaçlara sahiptirler. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
(Bu cennetler) çeşid çeşid ağaçlar (la doludur). |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
O cennetlerin her ikisi de türlü ağaçlı ve meyvalıklıdır. |
|
ALİ BULAÇ |
Çeşit çeşit ´inceliklere ve güzelliklere´ (veya her türden sık ağaçlara) sahiptirler. |
|