فَلَمَّا جَاءَ أَمْرُنَا نَجَّيْنَا صَالِحًا وَالَّذِينَ آمَنُوا مَعَهُ بِرَحْمَةٍ مِنَّا وَمِنْ خِزْيِ يَوْمِئِذٍ ۗ إِنَّ رَبَّكَ هُوَ الْقَوِيُّ الْعَزِيزُ |
ARAPÇA LATİN |
Fe lemmâ câe emrunâ necceynâ sâlihan vellezîne âmenû meahu bi rahmetin minnâ ve min hizyi yevmi iz(izin), inne rabbeke huvel kaviyyul azîz(azîzu). |
|
DİYANET İŞLERİ |
(Helâk) emrimiz geldiğinde Salih’i ve beraberindeki iman etmiş olanları tarafımızdan bir rahmetle helâktan ve o günün rezilliğinden kurtardık. Şüphesiz Rabbin mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. |
|
DİYANET VAKFI |
Emrimiz gelince, Sâlih´i ve onunla beraber iman edenleri, bizden bir rahmet olarak (azaptan) ve o günün zilletinden kurtardık. Şüphesiz Rabbin kuvvetlidir, (her şeye) galip gelendir. |
|
ELMALILI SADE |
Emrimiz geldiğinde Salih´i ve beraberinde iman etmiş olanları, tarafımızdan bir rahmetle azaptan ve o günün rezilliğinden kurtardık. Çünkü Rabbindir çok güçlü, çok üstün olan. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Vaktâ ki emrimiz geldi, Sâlih´i ve O´nunla beraber imân etmiş olanları Bizden bir rahmet sebebiyle necâta erdirdik, hem de o günün mezelletinden (kurtardık). Şüphe yok ki çok kuvvetli, çok izzet sahibi olan, ancak senin o Rabbindir. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Azaba ilişkin emrimiz geldiğinde Salih ile beraberindeki mü´minleri helak olmaktan ve o günkü onur kırıcı perişanlıktan, rahmetimizin sonucu olarak, kurtardık. Hiç şüphesiz senin Rabbin güçlüdür, üstün iradelidir. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Emrimiz gelince Sâlih´i ve onunla berâber bulunan inananları, bir rahmet olarak kurtardık ve o günün horluğundan necat verdik onlara. Şüphe yok ki Rabbin, çok kuvvetlidir, o, pek üstündür. |
|
İBN-İ KESİR |
Emrimiz gelince; Salih´i ve beraberindeki mü´minleri, tarafımızdan bir rahmet ile azabdan ve o günün rüsvaylığından kurtardık. Doğrusu Rabbın; Kavi´dir, Aziz´dir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Emrimiz geldiği zaman, tarafımızdan bir rahmetle Salih´i ve onunla birlikte iman edenleri o günün aşağılatıcı azabından kurtardık. Doğrusu senin Rabbin, güçlü olandır, aziz olandır. |
|
BEKİR SADAK |
Buyrugumuz gelince, Salih´i ve beraberindeki inananlari katimizdan bir rahmet olarak o gunun rezilliginden kurtardik. Dogrusu Rabbin pek kuvvetli ve gucludur. |
|
CELAL YILDIRIM |
Buyruğumuz gelince, Salih´i ve beraberindeki imân edenleri, katımızdan bir rahmetle kurtardık, hem de o günün rezilliğinden.. Şüphesiz ki, Rabbin yegâne güçlü ve yegâne üstündür. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Vaktaki (azâb) emrimiz geldi, Saalihi de, onun maiyyetinde îman etmiş olanları da tarafımızdan bir esirgeme olarak (azâbdan ve) o günün rüsvaylığından kurtardık. Şübhesiz ki senin Rabbin, O, çok kuvvetlidir, mutlak gaalibdir. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Azab emrimizin vakti gelince, Sâlih’i ve beraberinde iman etmiş olanları, tarafımızdan bir merhamet ile kurtardık; hem o günün rüsvaylığından da... Gerçekten senin Rabbin çok kuvvetlidir, her şeye galibdir. |
|
ALİ BULAÇ |
Emrimiz geldiği zaman, tarafımızdan bir rahmetle Salih´i ve O’nunla birlikte iman edenleri o günün aşağılatıcı azabından kurtardık. Doğrusu senin Rabbin, güçlü olandır, Aziz olandır. |
|