كَذَٰلِكَ نَقُصُّ عَلَيْكَ مِنْ أَنْبَاءِ مَا قَدْ سَبَقَ ۚ وَقَدْ آتَيْنَاكَ مِنْ لَدُنَّا ذِكْرًا |
ARAPÇA LATİN |
Kezâlike nakussu aleyke min enbâi mâ kad sebak(sebaka), ve kad âteynâke min ledunnâ zikrâ(zikren). |
|
DİYANET İŞLERİ |
(Ey Muhammed!) Sana geçmişin haberlerinden bir kısmını böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki sana katımızdan bir zikir (Kur’an) verdik. |
|
DİYANET VAKFI |
(Resûlüm!) İşte böylece geçmiştekilerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Şüphesiz ki, tarafımızdan sana bir zikir verdik. |
|
ELMALILI SADE |
Ya Muhammed, işte sana böyle geçmişin önemli haberlerinden kıssa anlatıyoruz. Şüphe yok ki, sana tarafımızdan bir zikir verdik. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
İşte böylece geçmişlerin haberlerinden bir kısmını sana hikâye ediyoruz ve sana kendi tarafımızdan bir kitap da vermişizdir. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Sana böylece geçmişin bazı olayların anlatıyoruz. Sana katımızdan öğüt içerikli bir kitap verdik. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
İşte böylece geçmişlerin ahvâlinden bir kısmını sana hikâye etmedeyiz ve şüphe yok ki sana katımızdan bir de Kur´ân verdik. |
|
İBN-İ KESİR |
Sana geçmişlerin haberlerinden bir kısmını işte böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki sana, katımızdan bir de zikir verdik. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, sana katımızdan bir zikir verdik. |
|
BEKİR SADAK |
(99-100) Gecmis olaylari sana boyle anlatiriz. Katimizdan sana da bir Kitap verdik; kim ondan yuz cevirirse bilsin ki kiyamet gunu bir gunah yuku yuklenecektir. |
|
CELAL YILDIRIM |
İşte böylece geçmişin önemli haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Katımızdan sana da bir zikir (Kur´ân) verdik. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Sana geçmiş (ümmet) lerin haberlerinden bir kısmını işte böylece anlatıyoruz. Şübhe yok ki sana tarafımızdan bir zikir vermişizdir. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
(Ey Rasûlüm), sana geçmişin (daha evvelki ümmetlerin mühim) haberlerinden bir kısmını böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki, sana tarafımızdan bir Zikir (düşünüb kendisinden ibret alınacak KUR’AN) verdik. |
|
ALİ BULAÇ |
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, sana Katımız´dan bir zikir verdik. |
|