ذُقْ إِنَّكَ أَنْتَ الْعَزِيزُ الْكَرِيمُ |
ARAPÇA LATİN |
Zuk, inneke entel azîzul kerîm(kerîmu). |
|
DİYANET İŞLERİ |
(Deyin ki:) “Tat bakalım! Hani sen güçlüydün, şerefliydin!?” |
|
DİYANET VAKFI |
(47-50) (Allah zebânilere emreder): Tutun onu! Cehennemin ortasına sürükleyin! Sonra başına azap olarak kaynar su dökün! (ve deyin ki:) Tat bakalım. Hani sen kendince üstündün, şerefliydin! İşte bu, şüphelenip durduğunuz şeydir. |
|
ELMALILI SADE |
Tat bakalım (azabı)! Çünkü sen çok güçlü ve şerefli idin, deyin. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(48-49) Sonra başının üstüne o pek kaynar su azabından dökün. (Deyin ki) «Tad! Şüphe yok, sen (zûm ediyordun ki) pek kuvvetli, pek âlicenap olan sensin.» |
|
FİZİLALİL KURAN |
Tad bakalım, hani şerefli olan, üstün olan yalnız sendin? |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Tat, şüphe yok ki sen üstündün, kerem sâhibiydin. |
|
İBN-İ KESİR |
Tad bakalım; hani güçlü olan, değerli olan yalnız sendin? |
|
TEFHİMÜL KURAN |
«(Azabı) Tad; çünkü sen, (kendince) üstün, onurluydun.» |
|
BEKİR SADAK |
(47-50) «ucluyu yakalayin, cehennemin ortasina surukleyin, sonra basina azap olarak kaynar su dokun» denir, sonra ona: «Tad bakalim, hani serefli olan, degerli olan yalniz sendin. Iste bu, suphelenip durdugunuz seydir» denir. |
|
CELAL YILDIRIM |
(Azabı) tad ! (İddiana göre) üstündün, güçlüydün, saygıdeğerdin. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Tat (o azâbı). Çünkü sen, (evet iddiânca) sen çok ulu, çok şerefli idin»! |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
(Sonra ona şöyle deyin): Tad bakalım, çünkü sen, (zannınca kavminin arasında) çok şerefli ve çok iyi bir kimse idin!... |
|
ALİ BULAÇ |
"(Azabı) Tad; çünkü sen, (kendince) üstün, onurluydun." |
|