فَضْلًا مِنْ رَبِّكَ ۚ ذَٰلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ |
ARAPÇA LATİN |
Fadlen min rabbik(rabbike), zâlike huvel fevzul azîm(azîmu). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Bunlar, Rabbinden bir lütuf olarak verilmiştir. İşte bu büyük başarıdır. |
|
DİYANET VAKFI |
(Bunlar) Rabbinden bir lütuf olarak (verilmiştir). İşte büyük kurtuluş budur. |
|
ELMALILI SADE |
(Bunların) hepsi Rabbinden bir lütuf olarak (verilmiştir), işte budur ancak büyük kurtuluş. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Rabbinden bir ihsan olarak. İşte budur, o pek büyük necât. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Cehennemden korunmaları Rabbinden bir lütuftur. İşte büyük kurtuluş budur. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Rabbinden bir lütuf ve ihsân olarak; budur o büyük kurtuluşun, murâda erişin ta kendisi. |
|
İBN-İ KESİR |
Rabbından bir lutuf olarak. İşte bu, büyük kurtuluşun kendisidir. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Senin Rabbinden bir fazl ve (lütuf) olarak. İşte büyük ´mutluluk ve kurtuluş´ budur. |
|
BEKİR SADAK |
(56-57) Orada, ilk olumden baska bir olum tatmazlar. Rabbin lutfuyla onlari cehennem azabindan korumustur. Iste buyuk kurtulus budur. |
|
CELAL YILDIRIM |
Rabbından geniş lütuf, bol ihsan olarak bu, büyük kurtuluştur. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
(Bütün bunlar) Rabbinden bir fazl (-u kerem) olarak (verilmişdir). İşte bu, en büyük seâdetin ta kendisidir. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
(Bütün bunlar, kendilerine) Rabbinden bir kerem ve ihsan olarak verilmiştir. İşte bu en büyük kurtuluş ve saadettir. |
|
ALİ BULAÇ |
Senin Rabbinden, bir fazl ve (lütuf) olarak. İşte büyük ´mutluluk ve kurtuluş´ budur. |
|