وَفِي عَادٍ إِذْ أَرْسَلْنَا عَلَيْهِمُ الرِّيحَ الْعَقِيمَ |
ARAPÇA LATİN |
Ve fî âdin iz erselnâ aleyhimur rîhal akîm(akîme). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Âd kavminde de ibretler vardır. Hani onların üzerine köklerini kesen rüzgârı göndermiştik. |
|
DİYANET VAKFI |
Âd kavminde de (ibretler vardır). Onlara kasıp kavuran rüzgârı göndermiştik. |
|
ELMALILI SADE |
Bir de Ad´da (ibret verici deliller vardır) ki, üzerlerine köklerini kesen rüzgarı göndermiştik. |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
(41-42) Ve Âd (kavminin kıssasında da (ibret vardır). O vakit ki, onların üzerine faidesiz, muzır rüzgarı gönderdik. Üzerine her uğradığı şeyi bırakmıyordu, illâ ki, onu çürümüş bir kül gibi kılmış oluyordu. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Ad kavminde de ibretler vardır. Onlara kasıp kavuran rüzgarı göndermiştik. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Âd kavminde de bir delil var; hani onlara, her şeyi kasıp kavuran bir fırtına göndermiştik. |
|
İBN-İ KESİR |
Ad´da da. Hani onların üzerine kasıp kavuran rüzgarı göndermiştik. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Ad (kavmin)de de (ayetler vardır). Hani onların üzerine de köklerini kesen (akîm) bir rüzgâr gönderdik. |
|
BEKİR SADAK |
(41-42) Ad milletinin basindan gecende de ibret vardir: Onlarin uzerine, ugradigi her seyi birakmayip toza ceviren kuru bir ruzgar gonderdik. |
|
CELAL YILDIRIM |
Âd kıssasında da (ibretli belgeler bıraktık). Hani bir vakit üzerlerine, köklerini kesip yok eden kasırgayı göndermiştik. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
Aad (kavminin helak edilmesin) de de (ibret vardır). Hani onların üzerine o kısır rüzgârı göndermişdik. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Âd kavminde de ibret vardır: Hani onların üzerine o kökü kurutan rüzgârı göndermiştik. |
|
ALİ BULAÇ |
Ad (kavmin)de de (ayetler vardır). Hani onların üzerine köklerini kesen (akim) bir rüzgar gönderdik. |
|