فَتَوَلَّ عَنْهُمْ فَمَا أَنْتَ بِمَلُومٍ |
ARAPÇA LATİN |
Fe tevelle anhum fe mâ ente bi melûm(melûme). |
|
DİYANET İŞLERİ |
Onun için, onlardan yüz çevir. Artık kınanacak değilsin. |
|
DİYANET VAKFI |
Artık onlara aldırma. (Davete uymamalarından dolayı) sen kınanacak değilsin. |
|
ELMALILI SADE |
Onun için onlardan yüz çevir, artık sen kınanacak değilsin! |
|
ÖMER NASUHI BİLMEN |
Şimdi onlardan yüz çevir, artık sen kınanılacak değilsin. |
|
FİZİLALİL KURAN |
Onlardan yüz çevir, sen kınanacak değilsin. |
|
ABDÜLBAKİ GÖLPINARLI |
Artık yüz çevir onlardan, bundan dolayı da kınanmazsın sen. |
|
İBN-İ KESİR |
Onlardan yüz çevir. Artık sen, kınanacak değilsin. |
|
TEFHİMÜL KURAN |
Öyleyse sen, onlardan yüz çevir; artık sen, kınanacak değilsin. |
|
BEKİR SADAK |
Onlardan yuz cevir; sen kinanacak degilsin. |
|
CELAL YILDIRIM |
Onlardan yüzçevir; bu yüzden kınanacak değilsin. |
|
HASAN BASRİ ÇANTAY |
O halde (Habîbim) onlardan yüz çevir. Artık sen, kınanacak (mes´ûl olacak) değilsin. |
|
ALİ FİKRİ YAVUZ |
Onun için, onlardan yüz çevir; artık (tebliğ vazifeni yaptın ve bizim katımızda) kınanacak değilsin. |
|
ALİ BULAÇ |
Öyleyse sen, onlardan yüz çevir; artık kınanacak değilsin. |
|